Çocuk Koçlar
Çok erken konuşur ve yürürler.Doğduğu andan itibaren evin komutasını eline alır, karınları acıktıysa doyana kadar deli gibi ağlarlar. Doyduktan sonra çehreleri değişir, etrafına gülücükler dağıtmaya başlarlar. Sevmediği mamayı yemeyecek kadar inatçıdırlar. Diğer burçlardaki bebeklere göre çok erken konuşur ve yürürler. Doğuştan itibaren müthiş enerjik davranırlar. Hareketli, atılgan ve isteklerinin yerine getirilmesini isteyen çocuklardır. İstemediği bir şeyi yapması neredeyse imkansızdır.
Koç çocukları çok çabuk gelişirler. Sabırsız ve acelecidirler. Yerinde duramazlar, sık sık kavga edip yaralanabilirler. Ancak dayanıklı ve güçlü çocuklardır. Kendilerini çabuk toparlarlar. Büyür büyümez, her şeyi şevkle yapmaya başlarlar. Başladıkları işe olan ilgilerini sürdürmek onlar için güçtür. İçlerindeki öncü ve ilk olma arzusu daha küçük yaşlarda kendisini gösterir. Her işlerini kendi başlarına halletmeyi severler. İnanılmaz bir hayal güçleri vardır. Düşlediklerine bir süre sonra kendisi de inanır hale gelebilir.
Onlara ceza vermek pek işe yaramaz, aksine hırçınlaşırlar. Tatlı ve yumuşak bir dille konuşmak daha etkili bir yöntem olacaktır.
Arkadaş canlısı olan Koç çocukları için değer verdikleri dostları da gerçek aile fertleri sayılırlar. Onların yanında kendilerini mutlu ve rahat hissederler.
AİLE HAYATI
Koç Çocukları ailelerinden sürekli ilgi beklerler.Her yaştaki Koç çocuğu, kendi istekleriyle çatışmadığı sürece ailesinin tüm arzularını yerine getirmeye çalışır. Genelde bencil bir yapısı vardır. Bu nedenle başlangıçta aile atmosferinin karşılıksızca veren ve alan ortamından yararlanmaya çalışır, ancak zamanla diğer aile bireylerinin isteklerine de önem vermeyi öğrenir.
Koç çocukları, ailesinden hep ilgi bekler, onların tüm enerji ve vakitlerinin kendisi için harcanmasını isterler. Aileler başlangıçta bu çok bekleyen çocukla iletişim kurmakta zorlanabilir. Ama çocuk biraz büyüyünce bundan zevk almaya başlarlar. Çocuklarıyla birlikte oynamanın onların duygusal gelişimleri üzerinde çok etkili olduğunu düşünürler. Onunla oyun oynayan bir baba ile saatlerce hiç sıkılmadan vakit geçirebildiğini görürler. Anne veya baba, genç Koçlar'a değer verir, kendi çocukluk dönemlerini hatırlar ve buna göre davranışlarına yön verirse ergenlik çağını problemsiz atlatabilirler. Ama ebeveynler kendi istek ve kararlarını çocuklarına empoze etmeye çalışırlarsa inatçı Koç ile aralarında sürtüşme çıkabilir. Bu nedenle anne-babalar, herkesin kendi düşüncelerini ve hayat tarzını paylaşmak zorunda olmadığını kabul etmeli; bu durumun, çocuklarının ilerideki hayat mücadelesinde başarısız olmalarına neden olup hayatlarında yıkıcı bir etki yaratabileceğini unutmamaları gerekir.
Pek çok hareket ve heyecanın yanında Koçlar, kardeşleri arasında gürültücü, enerjik ve heyecanlı yapılarıyla bir numara olmak isterler. Kalabalık bir ailenin içindeyse, her yaşta tüm kardeşlerin katılacağı yarışmalar yaparak hep birinci olmak için çaba sarfederler. Eğer işler yolunda gitmezse anne babalarından büyük bir destek beklerler. Bekledikleri desteği alamazlarsa küsebilirler.